Cuma, Temmuz 21, 2006

Karizma ve Reklam


Akşam işten çıkmışım, yorgunum. Üzerine bir de yaz gribi. Yaz gribinden nefret ediyorum, yaz olmuş millet denizde, bense ofiste boğaz ağrısı, burun akıntısı ile iş yapmaya çalışan bir gariban. Zaten bu sene izin de yok. Canım burnumda, bir an önce eve varsam da yatsam biraz modundayım.

Durağa bir çift katlı otobüs yanaşıyor. Gözüm hat tabelasında, tamam bizim tarafa gidiyor. Hemen atlıyorum içeri. Üst kata çıkacak dermanım yok. Alt katta yer bulsam diyorum. Hızlı bir yer taramasından sonra şoförün arkasındaki ters çift kişilik koltuk gözüme çarpıyor. Pencere tarafı boş. Şanslı günümdeyim sanırım. O tarafa ilerleyip oturuyorum. İyi işte dışarıyı seyrede seyrede giderim. Bazıları ters taraftaki koltukta yolculuk yapamaz. Mutlaka yolu görecek, yoksa midesi bulanır. Ben onlardan değilim. Amuda kalkarak bile otobüste , vapurda, trende giderim. Hep otobüsün gittiği yöne doğru etrafı seyrediyorum, bu kez farklı bir açıdan dışarıyı görme şansım var.

Otobüs hareket ediyor. Ben usulca sağa sola, yan şeritte giden arabalara bakıyorum. Arabalardaki insanlar da bana bakıyor, ama gülerek. Anlamaya çalışırken farkediyorum ki sadece bana değil, bizim otobüse bakıyorlar, otobüsü ve biz yolcuları gösterip gülüyorlar. Hatta çocuğun biri gülerek parmağıyla bizi gösteriyor. Yanımızdaki arabanın arka koltuğunda oturan keçi sakallı tip ise ön koltuktakilere beni gösteriyor ve gülerek birşeyler söylüyor. Öndekiler de bakıyor ve hep beraber gülüyorlar. Ben de ne var hemşerim havasında ters ters bakıyorum. Aşağıda yakalasam da şu herifin sakalını tek tek yolsam.

Otobüsün içine yöneliyorum bu kez. Diğer yolcular da farkında mı bu olayın diye. İlginçtir, benim dışımda pencere tarafında oturanların tamamı hanım. Ben de en önde ters oturduğum için hanımlar korosu şefi gibi mi duruyorum acaba? Bunun neresi komik ki?

Yaklaşık 45 dakika sonra ineceğim durağa varıyoruz. Ben hemen otobüsten aşağı iniyorum. Otobüsün dışına bakıyorum, ne var diye. Ne göreyim; her koltuğun hizasında mini etekli bir çift bacak. Otobüs kadın çorabı reklamı ile kaplıymış. Hadi hanımlar neyse de, ben üstü koyu renk takım elbiseli, ciddi duruşlu, altı mini etekli, naylon çoraplı. Gülenler haklı, ben de olsam gülerim. Herhalde en komikleri bendim. Karizma zedelendi, inşallah tanıdık birileri görmemiştir. Gerçi bizi parmağıyla işaret eden çocuğun babası bir ara cep telefonunun kamerasıyla çekim yapıyordu. Neyi çektiğini bilmiyorum. Dilerim kendimi bu vaziyette internette görmem. O otobüse mi, binmem bir daha , binersem de en fazla koridor tarafına.